Akne, genellikle ergenlik döneminde başlasa da yetişkinliğe kadar devam edebilen, iltihaplı veya iltihapsız lezyonlarla seyreden kronik bir hastalıktır. Her cilt tipinde görülebilir, ancak koyu tenli bireylerde akne sonrası renk değişiklikleri, iz kalma eğilimi ve hiperpigmentasyon riski çok daha yüksektir.

Postinflamatuar hiperpigmentasyon (PIH), cildin iltihabi yanıtından sonra ortaya çıkan koyu lekeler şeklinde kendini gösterir. Koyu cilt tonlarında, melanin üretiminin yüksek olması nedeniyle bu lekeler aylarca hatta yıllarca kalıcı olabilir. Bu durum, aknenin kendisinden bile daha rahatsız edici bir kozmetik soruna yol açabilir.

Ayrıca koyu tenli kişilerde kullanılan saç bakım ürünleride komedojenik etki göstererek akneyi tetikleyebilir. Dolayısıyla kültürel alışkanlıklar ve saç bakım tercihleri de akne tedavisinde mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.


Araştırmanın Detayları ve Bulgular

Amerikan Dermatoloji Derneği’nin 2025 kongresinde paylaşılan bu kapsamlı araştırma, özellikle Afrika kökenli Amerikalılar ve Hispanik topluluklarda akne yönetiminin dikkatle planlanması gerektiğini vurgulamaktadır. Dr. Jenna Lester önderliğinde yürütülen bu çalışma, koyu tenli bireylerde akne sonrası PIH gelişiminin açık tenlilere göre çok daha sık ve kalıcı olduğunu göstermiştir.

Bulgulara göre:

  • Koyu tenli bireylerin yaklaşık %65’inde akne sonrası PIH gözlenirken, bu oran açık tenlilerde %24 civarındadır.
  • Epidermal (yüzeysel) PIH, topikal kremlerle tedaviye iyi yanıt verirken, dermal (daha derin) PIH tedaviye dirençlidir.
  • Bu nedenle koyu tenli hastalarda önleme çok daha kritik hale gelir.
  • Ayrıca yağlı saç ürünlerinin yüz bölgesine bulaşması ile akne lezyonlarının arttığı da rapor edilmiştir.

Klasik akne kılavuzlarının PIH’i yeterince dikkate almadığını, bu yüzden koyu tenli bireylerde izotretinoin gibi sistemik tedavilere daha erken başlanabileceğini belirtmiştir.


Bulgular Kimler İçin Daha Etkili?

Araştırmaya göre:

  • Afrika kökenli Amerikalılar,
  • Hispanik topluluklar,
  • Asya kökenli bireylerde de benzer şekilde
    akne sonrası hiperpigmentasyon oranı yüksek bulunmuştur.

Ayrıca hormonal dengesizlik yaşayan ergenler, kadınlarda polikistik over sendromu (PCOS) öyküsü olanlar, ailesinde şiddetli akne hikayesi bulunan bireylerde bu risk daha da artmaktadır.


Pratik Öneriler Listesi

Koyu tenli bireylerin hem cilt sağlığını hem de psikolojik iyilik halini korumak adına aşağıdaki öneriler önemlidir:

✅ Akne tedavisinde tahrişi minimum düzeye indirin, aşırı soyucu asitlerden kaçının.
✅ Temiz içerikli, non-komedojenik ürünler kullanın.
✅ Saç ürünlerinin (yağ, pomad) yüzünüze temas etmediğinden emin olun.
✅ PIH riskine karşı güneş koruyucu kullanmayı asla ihmal etmeyin.
✅ Uzman doktor önerisiyle gerektiğinde izotretinoin gibi sistemik tedavilere erken geçiş yapılabilir.


Araştırmanın Önemi ve Doktor Yorumu

Bu araştırma, klasik akne tedavi rehberlerinin koyu tenli bireylerdeki PIH sorununu yeterince önceliklendirmediğini göstermesi açısından önemlidir. PIH sadece kozmetik bir sorun değil, aynı zamanda kişinin özgüvenini, sosyal ilişkilerini ve ruh sağlığını da doğrudan etkileyen bir durumdur.

Bir dermatolog gözüyle bakıldığında;

  • Aknenin koyu tenlilerde skar ve hiperpigmentasyon riski daha yüksek olduğu için önleyici tedaviler mutlaka vurgulanmalıdır.
  • Tedavide kültürel alışkanlıkların (saç bakımı, bakım rutinleri) da sorgulanması ve eğitici danışmanlık verilmesi gerekir.
  • Gerektiğinde sistemik ilaçlarla daha hızlı müdahale etmek, uzun vadede iz kalma riskini azaltabilir.

❓ Sık Sorulan Sorular (FAQ)

1. Koyu tenli bireylerde akne neden farklı tedavi gerektirir?

Çünkü melanin üretimi daha fazla olduğu için cilt, travmalara karşı daha hassas yanıt verir. Bu da leke (hiperpigmentasyon) ve iz kalma riskini artırır.


2. Koyu tenli kişilerde akne sonrası oluşan lekeler nasıl önlenir?

Cildi irrite etmeyen ürünler kullanmak, güneşten korunmak ve retinoidler gibi cilt yenileyici ajanları dikkatli şekilde uygulamak önemlidir.


3. Koyu tenlilerde lazer veya kimyasal peeling yapılabilir mi?

Evet, ancak çok dikkatli ürün seçimi ve profesyonel uygulama gerekir. Aksi halde ciltte yanık, iz ve pigment bozulmaları olabilir.


4. Akne tedavisinde hidrokinon kullanmak güvenli midir?

Doğru dozda ve dermatolog kontrolünde kullanıldığında etkilidir. Ancak uzun süreli kullanımlarda yan etkiler gözlenebilir.


5. Hangi içerikler koyu tenli ciltler için daha güvenlidir?

Azelaik asit, niasinamid, salisilik asit ve düşük konsantrasyonlu retinoidler hem güvenli hem de etkilidir. Cildi tahriş etmeyen formüller tercih edilmelidir.


6. Cilt renginde eşitsizlik kalıcı mıdır?

Hayır. Uygun tedaviyle hiperpigmentasyon zamanla azalır. Tedavi süresi kişiden kişiye değişir, genellikle haftalar veya aylar sürebilir.


7. Koyu tenliler için en iyi güneş koruyucu türü nedir?

Geniş spektrumlu, SPF 30 ve üzeri, ciltte beyaz kalıntı bırakmayan mineral veya kimyasal filtreli ürünler önerilir.



Share.

Exit mobile version