Yeni bir çalışma, gastroözofageal reflü hastalığının atriyal fibrilasyon riskini artırabileceğini gösterdi. Bu bulgu, reflü hastalarının erken tedavisinin önemini vurguluyor.
GERD ve Atriyal Fibrilasyon Bağlantısı
Gastroözofageal reflü hastalığı (GERD), kalp ritmi bozukluğu olan atriyal fibrilasyon riskini artırabilir. Bu bağlantıyı inceleyen bir çalışma, 2 Haziran‘da Frontiers in Cardiovascular Medicine dergisinde yayımlandı. Çalışmada, GERD’nin atriyal fibrilasyon üzerindeki potansiyel etkisi iki örnekli Mendelian randomizasyon tekniği kullanılarak değerlendirildi.
Araştırma Yöntemi ve Bulgular
Pekin’deki Aerospace Center Hospital’dan Lei Wang ve Yi Wei Lu ile ekip arkadaşları, GERD’nin genetik varyantlar ile olan ilişkisini ve bu varyantların atriyal fibrilasyon ile olan bağlantısını inceledi. İlk olarak, 602.604 kişiyi kapsayan bir genom çapında ilişkilendirme çalışması (GWAS) kullanılarak GERD ile ilişkili genetik varyantlar değerlendirildi. İkinci olarak, 1.03 milyon katılımcıyı içeren başka bir GWAS çalışması kullanılarak atriyal fibrilasyon ile ilişkili genetik varyantlar incelendi.
Araştırmacılar, Mendelian randomizasyon analizleri sonucunda, genetik olarak tahmin edilen GERD’nin atriyal fibrilasyon insidansını %16.5 artırdığını buldular (olasılık oranı, 1.165). Bu, GERD hastalarının atriyal fibrilasyon geliştirme olasılığının GERD olmayanlara göre %16.5 daha fazla olduğu anlamına gelir. Gen pleiotropisi belirtileri bulunmadı (kesişim = 0.003). Benzer sonuçlar duyarlılık analizinde de gözlemlendi.
Tedavinin Önemi
Çalışmanın yazarları, “Mendelian randomizasyon analizi, GERD ve artan atriyal fibrilasyon insidansı arasında bir ilişki olduğunu ortaya koyarak, GERD hastalarının mümkün olan en erken dönemde tedavi edilmesinin atriyal fibrilasyon gelişme riskini azaltabileceği fikrini desteklemektedir.” şeklinde yazdı.
Öne Çıkan Bulgular:
- GERD, atriyal fibrilasyon riskini %16.5 artırabilir.
- 602.604 kişi üzerinde yapılan GWAS çalışması ile GERD’nin genetik varyantları incelendi.
- 1.03 milyon katılımcı üzerinde yapılan ikinci GWAS çalışması ile atriyal fibrilasyon genetik varyantları değerlendirildi.
- Erken tedavi, atriyal fibrilasyon riskini azaltabilir.
Gastroözofageal reflü hastalığının (GERD) kalpte ritim bozukluğu, özellikle atriyal fibrilasyon (AF), yapması birkaç mekanizma ile açıklanabilir. İşte bu mekanizmalardan bazıları:
1. Vagal Sinir Aktivasyonu
GERD, yemek borusunun alt kısmındaki asit reflüsü ile ilişkilidir. Bu bölgedeki asit reflüsü, vagus sinirini uyarabilir. Vagus siniri kalp ritmini düzenleyen önemli bir sinirdir. Aşırı vagal sinir aktivasyonu, kalpte yavaşlamalara ve aritmilerin oluşmasına neden olabilir.
2. Yemek Borusundaki Enflamasyon
GERD, yemek borusunda kronik enflamasyona neden olabilir. Bu enflamasyon, yemek borusunun çevresindeki sinirleri ve dokuları etkileyebilir. Bu sinirlerin uyarılması, atriyal fibrilasyona yol açabilecek anormal kalp sinyallerinin oluşmasına neden olabilir.
3. Otonom Sinir Sistemi Disfonksiyonu
GERD’nin kronik semptomları, otonom sinir sisteminin dengesini bozabilir. Otonom sinir sistemi, kalp ritmini düzenleyen sempatik ve parasempatik sinirlerden oluşur. Bu dengesizlik, atriyal fibrilasyon gibi aritmilerin gelişmesine zemin hazırlayabilir.
4. Asit Reflüsünün Direk Etkisi
Asit reflüsü, yemek borusunun alt kısmındaki dokuya zarar vererek, bu bölgede mikro hasarlara neden olabilir. Bu mikro hasarlar, atriyal miyokardiyumu etkileyerek, atriyal fibrilasyon riskini artırabilir.
5. Sol Atriyum Basıncının Artması
GERD, yemek borusunda ve mide civarında basınç değişikliklerine neden olabilir. Bu basınç değişiklikleri, özellikle sol atriyumda basıncın artmasına yol açabilir. Artan sol atriyum basıncı, atriyal fibrilasyon gelişimine katkıda bulunabilir.
6. İnflamatuar ve Oksidatif Stres
GERD ile ilişkili kronik inflamasyon, vücutta genel inflamatuar ve oksidatif stres seviyelerini artırabilir. Bu durum, kalp dokusunda hasara ve atriyal fibrilasyon riskinin artmasına yol açabilir.
7. Hormonal Mekanizmalar
GERD, stres hormonlarının salınımını artırabilir. Bu hormonlar, kalp ritmini etkileyerek aritmilere neden olabilir. Ayrıca, GERD semptomlarının neden olduğu uyku bozuklukları da hormonal dengesizliklere katkıda bulunabilir.
KAYNAK:
https://www.frontiersin.org/journals/cardiovascular-medicine/articles/10.3389/fcvm.2024.1393383/full