Yeni bir Amerikan Kanser Derneği raporuna göre, 1971’den bu yana, birçok kanser için ölüm oranları düştü, ancak bazılarında artıyor.

Rapora göre, 1971 Ulusal Kanser Yasası’nın yürürlüğe girmesinden bu yana tüm kanserler için ölüm oranları azaldı. Örneğin, 2019’da akciğer kanserinden ölümler 1993’de en yüksek noktaya ulaştıktan sonra %44 oranında düştü. Ancak pankreas, yemek borusu ve beyin kanserlerinde ölüm oranları 1971’dekinden daha yüksekti.

Kanserin önlenmesine, erken teşhise veyenilikçi tedavilere yapılan yatırımların artması nedeniyle ilerleme kaydediliyor, ancakhala ölüm oranlarını düşürmekte hala sıkıntılar mevcut.

Rapora göre, genel olarak azalan ölüm oranlarına katkıda bulunan faktörlerden biri sigarayı bırakmak. 1965’te Amerikalıların %42’si sigara içiyordu, bu oran 2018’de %14’e düştü.

Meme, servikal, kolon ve prostat kanserlerinden ölümlerdeki düşüş, kısmen tarama ve erken teşhise bağlandı.

Rapor, özellikle, kolon kanseri taramasının, 1975 ve 2002 yılları arasında bu kanserden ölümlerdeki düşüşün %50’sinden sorumlu olduğunu kaydetti.

Ölüm oranlarında en büyük ilerlemenin doktorların taradığı kanserlerde kaydedildiğini, ancak kanser tedavisindeki ilerlemelerin de rol oynadığını belirtiliyor.

Mide, lösemi ve yumurtalık kanserindeki ilerlemeler tedavideki ilerlemelerle daha fazla ilişkili bulunurken; akciğer, meme, prostat ve kolorektal kanserdeki düşüşün daha çok tarama ile ilgili olduğu düşünülüyor.

Kanser ölümlerinde gerçekten mutlak düşüşler görmek istiyorsak, sağlığın sosyal belirleyicilerine odaklanmamız gerek.

Söylemek için çok erken ancak COVID’in son 18 ayda kanser taraması ve tedavileri üzerinde zararlı bir etkisi oldu, pandeminin kanser üzerindeki etkisi önümüzdeki dönemde ortaya çıkacak.